top of page

Açık mı Kapalı mı? İşitme Cihazlarında Doğru Kulak Kalıbı Seçimi

İşitme cihazı kullanıcıları için açık (open) veya kapalı (closed) kulak kalıbı seçimi, ses kalitesinden konfora kadar pek çok faktörü etkiler. Bu yazıda, açık ve kapalı fitting sistemlerinin avantajlarını, dezavantajlarını ve hangi durumlarda hangisinin tercih edilmesi gerektiğini detaylı şekilde keşfedin.

Açık mı Kapalı mı? İşitme Cihazlarında Doğru Kulak Kalıbı Seçimi

İşitme cihazı fitting sürecinde en kritik kararlardan biri, açık (open) veya kapalı (closed) kulak kalıbı kullanımıdır. Bu seçim;

  • Ses kalitesini,

  • Kazanç (gain) düzeyini,

  • Geri besleme (feedback) riskini,

  • Kullanıcı konforunu doğrudan etkiler.

Aşağıda her iki sistemin avantaj ve dezavantajlarını ayrıntılı biçimde ele aldık.


Açık Fitting Neden İyi Olabilir?

1. Düşük Frekansların Kaçmasına İzin Verir

Açık fitting sayesinde istenmeyen düşük frekanslı amplifikasyon dışarı kaçar. Bu durum daha doğal bir ses algısı sağlar.


2. Oklüzyon Etkisini Azaltır veya Ortadan Kaldırır

Kapalı fittinglerde sık görülen “kulak tıkanıklığı hissi” (oklüzyon etkisi) özellikle 600 Hz ve altındaki frekanslarda belirgindir. Açık fitting bu etkiyi önemli ölçüde azaltır.


3. Doğal Düşük Frekanslı Ses Geçişi

Açık fitting, düşük frekanslı konuşma ve çevre seslerinin kulak zarına doğal yoldan ulaşmasına imkân tanır. Normal işitmesi olan kişiler için bu sesler genellikle daha yüksek kalite olarak algılanır.


4. Doğal Kulak Kanalı Rezonansının Korunması

Kulak kanalının doğal rezonansını koruyarak “insertion loss”u (takma kaybı) azaltır ve daha az amplifikatör kazancı gerekir.


5. Daha İyi Lokalizasyon

BTE fittinglerde, doğal düşük frekanslı seslerin kulak zarına ulaşması, sesin kaynağını algılamada (lokalizasyon) avantaj sağlar.


6. Bazı Patolojiler İçin Gerekli

Dış veya orta kulak patolojilerinde, kulak kanalının havalanmasını sağlamak için açık kulak kalıbı tercih edilebilir.


Açık Fitting Neden Kötü Olabilir?

1. Geri Besleme (Feedback) Riski

Kulaktan dışarı sızan ses mikrofon tarafından tekrar alınarak akustik geri besleme yaratabilir. Bu durum maksimum kazancı sınırlar.


2. Düşük Frekanslı Kazanç Eksikliği

Sesin dışarı kaçması, düşük frekanslarda yeterli kazancın elde edilmesini engeller. Bu durum telefon veya müzik akışlarında performansı düşürebilir.


3. Yönlü Mikrofon ve Gürültü Azaltma Özelliklerinin Etkisi Azalır

Kapalı kalıp çevresel sesleri “tıpa” gibi engellediği için, cihazın dijital özellikleri daha etkili çalışır. Açık fittingte bu etki azalır.


4. Direkt ve Amplifiye Sinyallerin Etkileşimi

Doğrudan kulağa gelen ses ile amplifiye edilmiş sesin birbirine eklenmesi veya iptali söz konusu olabilir. Bu, genelde düşük düzeyde kalsa da ses algısını etkileyebilir.


5. Grup Gecikmesi (Group Delay) ile Eko Hissi

Cihazın işlem süresi uzunsa, açık fittingte doğrudan gelen ses ile cihazın gecikmeli sesi arasında fark oluşabilir. Literatürde bu eko etkisinden bahsedilse de klinikte sık raporlanmaz.


Klinik Öneri: Doğru Karar İçin Bireysel Değerlendirme

Açık veya kapalı fitting seçimi yapılırken:

  • İşitme kaybının frekans profili

  • Geri besleme riski

  • Kullanıcının kendi ses algısı

  • Günlük yaşam ihtiyaçları gibi faktörler bir arada değerlendirilmelidir.

Bazı hastalar için yarı açık sistemler en ideal çözümü sunabilir. Dolayısıyla her fitting süreci bireyselleştirilmelidir.


Açık fitting sistemleri daha doğal ses ve daha konforlu kullanım sağlarken, kapalı fitting sistemleri daha fazla kazanç ve daha iyi gürültü kontrolü sunar. Hangi sistemin tercih edileceği, hastanın işitme kaybına ve beklentilerine göre uzman tarafından belirlenmelidir.

Etiketler

açık kulak kalıbı, kapalı kulak kalıbı, işitme cihazı fitting, oklüzyon etkisi, geri besleme sorunu, düşük frekans kazancı, doğal ses algısı, kulak kanalı rezonansı, işitme cihazı kullanıcı konforu, yönlü mikrofon etkisi, açık fitting avantajları, kapalı fitting avantajları, işitme cihazı vent seçimi, işitme cihazı ses kalitesi, işitme cihazı kişiselleştirme

bottom of page